KELEPÇEYE NE GEREK?

Bir yolcu uçağında emniyeti sağlamak için ne tür önlemler alınmıştır? Yolcu olarak ya da uçak mürettebatı olarak binlerce feet yükseklikte can emniyetimizi sağlamak için sahip olduğumuz korunma yöntemleri nelerdir? Örneğin bir kelepçe… Hiç aklımıza gelir mi, uçaklarda var mıdır? Bir yerde kelepçe olsa kim, nasıl kullanırdı?

Havacılık sektörünün hızla büyümesiyle birlikte artık her kesimden insan her gün uçuş ağına yeni bir noktanın katılmasıyla farklı yerlere, kısa sürede ulaşma imkânına sahip oluyor. Sektördeki devinim çağın omuriliğini oluşturan teknolojiye ayak uydurmayı hedeflese de insan güdüleri o kadar hızlı mutasyona uğramamakta. Şöyle ki, öfkeli insan, öfkesini kontrol etmekte zorlanıyor, saldırgan tavırlarına devam ediyor. Bilim, kuralları zorlayan, insanları inciten davranışları engelleyici kapsülleri henüz keşfetmedi…

Bilinçli ya da bilinçsiz olarak kurallara karşı çıkan ve başkalarına zarar veren kişileri sokak ortasında görsek derhal polis çağırır, mağduru kurtarmasını isteriz. Hatta belki de araya girer, çevredeki kişilerden yardım isteriz. Polis birkaç dakika sonra gelip suçluyu etkisiz hale getirdiğinde de derin bir oh! Çeker yolumuza devam ederiz. Peki ya bu tarz birine yerden binlerce metre yükseklikte rastlarsak kimi ararız? Suçluya emniyet güçleri nasıl müdahale edecektir?

            Küçük kızlar gördükleri hostes(!) ablalara özenirler… Zarif, bakımlı, şık kabin memurlarının kendilerine özgü edası, taşıdıkları üniformanın farklı bir havası vardır… Aslında biz toplum olarak üniformayı severiz… Bununla birlikte çoğu zaman kabin memurlarının aslında uçaklarda sadece emniyeti sağlamak için görev yaptığı hala göz ardı edilmektedir. Onlar birçok insanın hayatları boyunca bir defada yaptıkları mesleklerin birçoğunu aynı meslek adı altında yaparlar… Lider, Psikolog, İlkyardımcı, Güvenlik Görevlisi, İtfaiyeci, Pazarlamacı, Halkla İlişkiler Uzmanı, Servis Görevlisi, Eğitmen, Spiker, Teknisyen… Listeyi daha da uzatmak mümkün… Kabin memurları her fırsatta der ki, “Uçuş Emniyeti, Uçuş Emniyeti…” Milletçe: “Sanki uçak düşse onlar ne yapacak!” Der uçuş emniyetinin ardında yatan önemi irdelemeyiz…

Havacılık tarihinde Kabin Memurlarının eğitim konseptinin geliştirilmesine neden olacak birçok tecrübe yaşanmıştır. Alınan temel eğitim ve sonrasında her yıl tamamlanması zorunlu olan tazeleme eğitimleri sonrasında uçuşlarda yaşanan olaylara müdahaleler daha etkin yapılmakta, eğitimlerin olumlu sonuçlar sağladığı kanıtlanmıştır. Örneğin, ilk yardım eğitimleri, kabin memurluğu eğitiminin en çok başarıya ulaştığı gözlemlenebilen parçasıdır. Defalarca kalp krizi geçiren yolcular kabin memurları tarafından kalp masajı ve suni solunum yapılarak hayata döndürülmüştür. Elektro şok cihazı olan birçok uçakta başarılı müdahaleler yapılmıştır. Kabin ekipleri tarafından doğum yaptırılan birçok yolcu da bebeklerini gökyüzünde kucaklamışlardır. Her uçak kazası kırımla ya da ölümle sonuçlanmamıştır. Birçok kazada kabin ekipleri çok başarılı tahliyeler gerçekleştirmişlerdir. Kabin memurlarının tahliye yapamadığı durumlarda acil çıkış pencerelerini açarak yolcuları tahliye eden yolcular, uçuş öncesi kendilerine yapılan brifing sayesinde bunu yapabildiklerini anlatmışlardır. Havada gerçekleşen birçok uçak kaçırma, yangın, bomba, basınç boşalması gibi acil durumlar incelendiğinde de kabin ekiplerinin görevlerini doğru şekilde yerine getirerek uçuş emniyetini sağladığı anlaşılmaktadır.

Peki ya herhangi bir uçuşunuzda kabinde alkol, uyuşturucu, uyarıcı etkisiyle saldırganlaşan ya da akıl sağlığı yerinde olmadığı için öfkesini kontrol edemeyen bir yolcu olduğuna şahit olursak kendimizi nasıl hissederiz? Elinizi telefona uzatıp Polis İmdat’ı arayamayacağınıza göre can emniyetinizi kabin ekiplerine nasıl emanet edersiniz? Bir yolcunun başka bir yolcuya, kabin memuruna ya da kendisine zarar vermesi havada nasıl engellenebilir? Her daim “Emniyet! Emniyet!” Diyen kabin memurları sizi, arka koltuğunuzdaki yolcuyu ya da kendisini korumak için hangi yöntemlere başvuracaktır? “Polis gelebilse kelepçe takardı…” diyen zihnimiz acaba uçakta kelepçe olma ihtimalini hiç düşündü mü?

Sivil Havacılığı yöneten ve yönlendiren ulusal ve uluslararası birçok kurum ve kuruluş uçuş güvenliği ile ilgili kuralları uygulaması ve gereken önlemleri alması için havayollarını yükümlü kılmıştır. Bununla birlikte yönetmelikler ile uçağın ve içindeki kişilerin güvenliğini tehlikeye atacak davranışlara herhangi bir şekilde tolerans gösterilemeyeceği kesin olarak belirtilerek kuraldışı davranışların tehdit seviyeleri de tanımlanmıştır. Yolcuların uçak içerisinde sözlü tehdit, fiziksel taciz, hayati tehlike oluşturan saldırılar, kokpite girmekte ısrarcı olma gibi konu başlıkları tehdit düzeyine göre gruplandırılmış ve prosedürler yazılmıştır. Bu prosedürlerde uçuş güvenliğini tehlikeye sokabilecek, uçuş ekibine, diğer yolculara ve hatta kendisine zarar verebilecek hareketlerde bulunan, öfkesini kontrol edemeyerek bilinçli ya da bilinçsiz olarak fiziksel şiddete başvuran kural dışı yolcuların, kabin ekibi tarafından fiziksel kısıtlanmaya alınacağı belirtilmiştir.

Tokyo Konvansiyonu, fiziksel kısıtlama tedbirlerinin alınması için, uçağın sorumlu kaptanına bu yetkiyi vermiştir. Türkiye tarafından da akredite edilmiş olan bu konvansiyona göre kuraldışı hareket eden yolcuların kelepçe kullanılarak etkisiz hale getirilmesi için kabin memurlarına fiziksel kısıtlama teknikleri eğitimleri de verilmektedir.

Bir uçuş esnasında gelişecek olaylarda sözel ya da fiziksel tehditlerin caddede meydana gelen aynı ya da benzer olaylarla eş değer tutulması mürettebatın ve yolcuların hayatını riske atmakla birlikte telafisi mümkün olmayacak olaylara sebep olacaktır.

11 Eylül’den sonra kokpit kapısının kurşun geçirmez ve kilitli olması zorunluluğu, kokpit ekibinin hayati tehlikesinin olmadığı anlamını taşımamaktadır. Herkes gibi uçak mürettebatının da güvenli ve emniyetli bir ortamda çalışma hakkına sahip olduğu da unutulmamalıdır.

Dünyanın her yerinde nereye gidersek gidelim kurallara uymamak nasıl suçsa ve suç cezasız kalmaz ise, gökyüzünde de kurallar var ve bu kurallar cezai müeyyidelerle sonuçlandırılmakta. Kabin ekibi uçuş emniyetini ve güvenliğini tehlikeye sokan her türlü olaya müdahale etmek üzere eğitilmişler… Gerekirse fiziksel kısıtlama yoluna da gidebilirler… “Ne gerek kelepçeye?” Dememek lazım! Her şey sağ sağlım bir noktadan diğer bir noktaya varmak için…

Leave a Reply